Güneşin cilt üzerindeki etkilerini kısa ve uzun dönem olarak ikiye ayırmak mümkündür. Kısa süreli yüksek doz güneş ışığına maruziyet sonrasında, ciltte güneş yanıkları oluşabilir. Uzun dönemdeki yan etkileri ise foto yaşlanma dediğimiz cildin yaşlanması, solar lentigo dediğimiz yaşlılık lekeleri de denilen lekelerin oluşumu, cilt kanseri öncüsü aktinik keratoz dediğimiz lezyonların oluşumu ve cilt kanserlerinin gelişimi olarak sıralanabilir.

Güneşten koruyucuları kullanmamız için yaz aylarını beklememize gerek olmadığını belirten Medical Park Ordu Hastanesi Dermatoloji (Cildiye) Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Özlem Karadağ Köse; cildimizi güneşin zararlı etkilerinden korumamıza yardımcı olan güneş koruyucuları hakkında bilgiler verdi.

GÜNDE BİR KEZ GÜNEŞ KORUYUCU SÜRMEK YETERLİ DEĞİLDİR…

Ultraviyole ışınları, aslında gün ışığının olduğu tüm ortamlarda mevcuttur. Özellikle rozasea, melazma, bazal hücreli karsinom, skuamöz hücreli karsinom, melanoma gibi cilt kanseri olanlarda polimorf ışık döküntüsü, aktinik retiküloid gibi güneşle tetiklenen hastalıklarda güneşten koruyucuların yaz- kış düzenli olarak kullanılması gereklidir.

Güneşten koruyucular, güneş koruma faktörü (SPF)’ne göre sınıflanırlar. Güneşten koruyucuları organik (kimyasal) ve inorganik (fiziksel) olmak üzere 2 gruba ayırmak mümkündür. Kimyasal koruyucular UV radyasyonu emerler, karmaşık moleküler etkileşimler gösterirler. Kimyasal koruyucuların içinde esas olarak sinnamatlar ve benzofenonlar bulunmaktadır. Fiziksel koruyucular, ışığı bloke eden ve yansıtan küçük parçacıklardan oluşur. Fiziksel koruyucuların içeriğinde titanyum dioksit ve çinko oksit ana etken maddelerdir. Opak beyaz kalıntı bırakan fiziksel güneşten koruyucular görüntü açısından rahatsızlık verse de transparan güneşten koruyuculara göre daha etkilidirler.

Güneşten koruyucuların sürülen bölgedeki etkisi uygulamadan 15-30 dakika sonra başlar. Yüzme, terleme, yüzü silme-temizleme işlemlerinden sonra güneşten koruyucuların tekrarlanması gereklidir. Güneşten koruyucuların etkisini koruyabilmesi için 2-3 saatte bir tekrarlanmaları gerekmektedir. Günde bir kez olan güneşten koruyucu kullanımı yeterli değildir. Güneşten koruma faktörü (SPF) değeri 30’un üzerinde olan ürünler tercih edilmelidir. Yapılan çalışmalarda 30 koruma faktörün üzerindeki koruyucular arasında belirgin olarak bir farklılık saptanmamıştır ve yaklaşık olarak %90 ve üzeri koruma sağlar. Ancak hiçbir güneşten koruyucunun %100 korumaması nedeniyle öğlen güneş ışınlarının dik olduğu 10:00 - 15:00 saatleri arasında güneş maruziyeti önerilmez.

6 ay üzeri bebeklerde güneşten koruyucular kullanılabilir. Hamilelerde ve çocuklarda ise fiziksel koruyucular tercih edilmelidir.

Sonuç olarak; Ultraviyole radyasyonun istenmeyen etkilerinden korunmak için en az 30 SPF’li güneşten koruyucu dışarı çıkmadan 15-20 dakika önce sürülmeli, 3 saatte bir tekrarlanmalı ve güneş ışınlarının dik olduğu 10:00 - 16:00 saatleri arasında dışarı çıkılmamalıdır.

Yayın Tarihi: 12/05/2016