Prof. Dr. Nevzat Tarhan’a “Yılın Yazarı” Ödülü


Prof. Dr. Nevzat Tarhan’a “Yılın Yazarı” Ödülü

1453 ruhunu yeniden inşa edecek bir fikir

Üsküdar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nevzat Tarhan, İstanbul Üniversitesi tarafından düzenlenen “Öğrenci Konseyi 1453 Ödülleri”nde “Yılın Yazarı” seçildi. Düzenlenen törende ödülü takdim edilen Prof. Dr. Nevzat Tarhan, ödülün kendisi için çok anlamlı olduğunu belirterek “Bu çok güzel bir fikir. 1453 ruhunu yeniden inşa edecek bir fikir ve hareket” dedi.

Üsküdar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nevzat Tarhan, İstanbul Üniversitesi Öğrenci Konseyi 1453 Ödülleri’nde  “Yılın Yazarı” Ödülüne layık görüldü. Birçok kategorinin yer aldığı ve İstanbul Üniversitesi web sitesi üzerinden gerçekleştirilen yarışmada Prof. Dr. Nevzat Tarhan, Prof. Dr. İlber Ortaylı, Zülfü Livaneli ve Ahmet Ümit gibi isimlerin bulunduğu kategoride birinci oldu.

Prof. Dr. Nevzat Tarhan’a ödülü takdim edildi

Bugüne kadar kaleme aldığı 20’nin üzerinde kitabı, toplum vicdanına ışık tutan birer “doğru yaşam rehberi” niteliğinde olan Prof. Dr. Nevzat Tarhan’a ödülü İstanbul Üniversitesi Prof. Dr. Cemil Bilsel Konferans Salonu’nda düzenlenen törenle takdim edildi.

Prof. Dr. Nevzat Tarhan: “Bu hareket, 1453 ruhunu yeniden inşa edecek”

İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ayşe Zeynep Düren tarafından ödülü takdim edilen Prof. Dr. Nevzat Tarhan, yaptığı konuşmada organizasyonu düzenleyenlere teşekkür ettiğini belirterek “Bu çok güzel ve parlak bir fikir. Hatta 1453 ruhunu yeniden inşa edecek bir fikir ve hareket bu. 55 öğrenciyi özellikle kutluyorum, bu organizasyondaki oylamada tercihini benim yönümde kullanan kişileri de vermeyenleri de kutluyorum” dedi.

“Medeniyet krizinin sebebi, en çok psikolojik sebepler”

Toplumun sorunlarına ışık tutmak amacıyla kitap yazmaya başladığını belirten Prof. Dr. Nevzat Tarhan, şunları söyledi:

“Yazarlık maceramın başlangıcı ilgili birkaç şey söylemek istiyorum. Kişi kitap yazarken neler yazar? Genellikle birikimi vardır, kitap yazma heyecanı ve arzusu vardır. Bireysel amaçlarla yazılır. Ben kitap yazmaya ilk başladığımda baktım; Türkiye’de ve bütün dünyada bir medeniyet krizi yaşanıyor. Bu medeniyet krizlerinin çok sebepleri var, en çok psikolojik sebepler ön planda. İnsanlar zengin, eskiye göre daha varlıklı, daha çok şeye sahip ama mutlu değiller. İnsanların mutluluk puanı hep düşük.

“Duygularımızı yönetmeyi öğrenmemiz gerekir”

Diğer taraftan bakıyorsunuz bizim kültür olarak dünyadaki bu rekabetten geri kalmamıza sebep olan bazı eksikliklerimiz var. Bu eksikliklere yönelik ne yapabiliriz, neler yazabiliriz? Biz bilgi temelli karar veren bir toplum değiliz, duygu temelli karar veren bir toplumuz. O halde duygularımızı yönetmeyi öğrenmemiz gerekir. Bununla ilgili çalışmalar yapılmasına yönelik ihtiyaç hissettim. Psikiyatrist olarak normal şartlarda hastalık yazmam gerekir, hastalık yazmak yerine hasta olmamanın çareleri üzerine kitaplar yazmaya karar verdim. Kültür ya da sosyal davranış olarak bir diğer özelliğimiz disiplin ve özgüvenimizin zayıf olması. Toleransımız zayıf. Bunları kazanmazsak medeniyet yarışında geri kalırız. Bunlarla ilgili görüşlerimi yazmaya çalıştım. Diğer taraftan dünyadaki bu gidişe bakarak dini radikalizm var. Dini radikalizm nasıl önlenir? Bu konuyla ilgili meslek alanımla ilgili neler yapabilirim diye düşündüğümde tarihte din bilimleriyle fen bilimleri, akli ilimlerle nakli ilimler ve kalbi ilimler beraber okutulursa ancak dini radikalizmi önleyebiliriz. Bununla ilgili, inancı laboratuvara sokan meseller yazmaya çalıştım ve bunun akıl yürütmeyle yaratılışın bilimsel kategori olduğunu anlatan eserler yazmaya çalıştım.”


Yayın Tarihi: 16/04/2019