KONUŞ-(MA!)

Samsunspora gelen hocalar nedense ilk galibiyetten sonra bülbül kesiliyorlar.
Buna hiç gerek yok.
Daha birinci basamakta olduklarını çabuk unutuyorlar.
Ümit Özat da, Engin Korukır da, Osman hoca da, Alpay hoca da şimdi de Engin İpekoğlu da aynı hataya düştü.
Bunların içinde geçmişinde başarılı olanı Engin İpekoğlu…
Hocamıza her gün bir demeç vermek yakışmıyor.
Samsunspora vereceği, yapacağı çoook iş var Engin hocanın…
Konuşmaktan ziyade işine konsantre olsa daha iyi değil mi?
Yanlış da anlaşılmasın.
Hocamıza hiç konuşma deme gibi bir hakkım yok.
Konuşup konuşmamak hocamızın takdiri.
Hem yönetimin hem de hocanın ve bu gereksiz açıklamaların futbolcuları olumsuz yönde etkilediği kanaatindeyim…
Engin hoca oturup düşündüğünde nerede yanlışa düştüğünü anlayacaktır.
Şimdi hoca için çalışma, kafa yorma hatta kafa patlatma zamanı…
Her zaman yazdım, yine de yazıyorum; bu ligin en deneyimli ve bu ligi en iyi analiz eden hoca Engin hocadır.
Samsunspora gelmesi de büyük şanstır.
Başarılı olması; herkes gibi beni de mutlu edecektir.
Bu başarıya katkı sağlamak adına; hocamıza tek tavsiyem konuş-ma!
Elbette yerinde ve zamanında yapılan açıklamalara lafım yok.
Hocamızın ne zaman konuşup ne zaman susacağına elbette hocamız karar verecektir.
Daha çiçeği burnunda; hocamız televizyonlarda…
***
Ancak; iki dinle bir konuş ki; konuştuğuna önem versinler.
‘Söz gümüşse sükut altındır’…
Bu kıssa hatırlatmadan sonra, umarım herkes gereksiz açıklamalardan imtina eder.
Hepimizin ortak paydası Samsunspor!
Bu ligin ve bu şehrin en büyük markası da Samsunspor!
Bu markayı layık olduğu yere çıkarmak için herkes üzerine düşeni her ne pahasına olursa olsun yazmalı, çizmeli, gerekirse Cumhuriyet Meydanında bangıra bangıra bağırmalıdır…
Niye mi?
Tabii ki de Samsunspor için.
***
Ligin ortasındayız.
Kazanılacak üst üste üç dört maç Samsunsporu zirveye ortak eder.
Bu çok mu zor?
Bence; hiç zor değil…
Bu takıma ve Engin hocaya inanıyorum.
Biraz destek az gibi.
Maçlar istenen düzeyde değil ve tribünler de içerde dolu değil…
***
Üzerimize düşeni yapalım.
Az konuşup çok terleyelim.
Olmaz mı?