Hemoroidinizi Saklamayın


Hemoroidinizi Saklamayın

Hemoroid, muayene olmaya utanılan hastalıkların başında gelir. Bu nedenle hastalar etraftan duydukları, kulaktan dolma bilgilerle kendi kendilerini tedavi etmeye çalışırlar. Ama  hemoroid tedavisi yapıyorum derken, erken teşhisin hayati önem taşıdığı kötü huylu bir hastalığın tedavisinin gecikmesine sebep olunabilir.
Hemoroid’in makat bölgesindeki damarların genişlemesi, yani makat bölgesinin varisi olduğunu belirten Medical Park Ordu Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Kenan Uralkan; konuşmasında şunları söyledi: ‘’ Halk arasında basur olarak da adlandırılan hemoroidin ana nedeni kabızlıktır ve ayrıca kalıtımsal özellikte taşımaktadır. Hemoroid’li hastaların çoğunda uzun süren kabızlık vardır ve ailede birçok hemoroid hastası olan akrabası bulunmaktadır. Hemoroid hastalığı toplumda çok yaygın görülmektedir. Kabızlığın yanı sıra uzun süre devam eden ishaller de hemoroid nedeni olabilir. Daha ender olarak ise gebelik döneminde, kalça içi büyük tümörlerde, Rektum (kalın barsağın son bölümü) kanserinde, Karaciğer siroz hastalığında (portal hipertansiyona bağlı) hemoroid gelişebilir. Bazı meslek gruplarında uzun süre oturma veya ayakta kalmaya bağlı olarak da hemoroid gelişebilir.’’ diye konuştu.
HEMORORİDDEN KORUNABİLİRSİNİZ
Kişilerin hemoroidden korunmak için ilk başta bağırsaklarını boşaltırken kesinlikle basınç uygulamamaya özen göstermeleri gerektiğini vurgulayan Op. Dr. Kenan Uralkan; korunma yolları arasında düzenli tuvalet alışkanlığı önemli rol oynamaktadır. Ayrıca doğru beslenmemek de kabızlığı tetikleyen en önemli faktördür. Bu nedenle beslenmemize dikkat etmeliyiz. Katı gıdalar, hazır gıdalar, katkılı yiyecekler, doğal olmayan yiyecekler, taze meyve sebze tüketmemek basurun hazırlayıcı faktörleridir. Daha fazla tahıl grubu, sebze yemeği ve meyve tüketilmelidir. Sebze ve meyvelerin kabuklarının soyulmamış olmasına özen gösterin. Özellikle lifli yiyeceklerin tüketimini arttırmalısınız. Bol miktarda sıvı tüketin. Ayrıca aynı varisli damarlarda olduğu gibi fazla kilolar hemoroid oluşumunda da etkili olabilir. Bu nedenle kilonuzu kontrol altında tutmalısınız.’’ şeklinde konuştu.
HEMOROİDDE TEDAVİ YAKLAŞIMLARI
Halk arasında basur ya da mayasıl olarak bilinen hemoroidin en iyi tedavi seçeneğinin, korunma yani oluşmasının önlenmesi olduğunu söyleyen Op. Dr. Kenan Uralkan sözlerine şöyle devam etti: ‘’Hemoroidal hastalıklar tedavi derecesine bağlı olarak değişmektedir. Cerrahi tedavi, ilaç tedavisi ve yaşam tarzı değişikliği ana tedavi yöntemleridir. Hemoroid tedavisi planlanmasında hemoroidin tipi (iç veya dış), hemoroidin evresi ve hastada yarattığı şikayetlerin şiddeti göz önüne alınır. Hemoroidin ilk aşamasında, hastalığın kesin tanısının konulması ve evresinin belirlenmesi gerekmektedir. Bu belirtilerin altında yatan kanser, kronik kolit hastalıkları (Crohn, ülseratif kolit vb.) gibi daha önemli bir patolojinin atlanmaması ya da ekarte edilebilmesi için mutlaka öncelikle endoskopik tetkiklerin yapılması gerekir. Birinci ve ikinci derece hemoroidlerde, uygun diyet (meyve, sebze, lifli gıdalar ve bol su içmek), dışkı yumuşatıcı ilaçlar, ılık su oturma banyosu ve istirahat ile tıbbi tedavi genellikle yeterli olmaktadır. Eğer kanama devam ederse lastik bantla bağlama, sklerozan ilaç injeksiyonu (iğne ile kurutma), halk arasında laser olarak bilinen infrared ışık koagülasyonu gibi cerrahi dışı girişimler uygulanabilir. Başka sebepler de araştırılıp ayrıca tedavi edilmelidir. Cerrahiye yani ameliyata gerek yoktur. Üçüncü derece hemoroidlerde; duruma göre önce tıbbi ve konservatif yöntemlerle başlanır; çok az vakada cerrahi tedavi gerekir. Dördüncü derece hemoroid, bu hastalarda tıbbi tedaviden klinik belirtilerde rahatlama olur ancak çoğunda cerrahi tedavi gerekir. Ancak cerrahiye engel varsa, öncelikle diyet ayarlanır, dışkılama alışkanlığı düzenlenir, dışkı yumuşatıcıları, sıcak su oturma banyoları, bölgesel ağrı kesici kremler ile konservatif tıbbi yöntemlere devam edilir. Hekime düşen görev, gerektiğinde posalı diyet ile desteklenerek hastalara defekasyon disiplininin öğretilmesi ve yanlış alışkanlıklardan arındırılmasıdır. Cerrahi tedavide; klasik cerrahi yöntemler halen uygulanmakla birlikte yeni yöntemler de kullanılmaktadır. Longo hemoroidopeksi (zımba tekniği), son on yılda güvenilirliği, operasyon sonrası ağrısız olması ve birkaç gün sonra normal hayata dönebilme avantajları nedeniyle öne çıkmıştır. Hastanemizde de uygulanmakta olan bu yöntemi hastalarımıza öneriyorum. 
Hemoroid tedavi edilmeğinde beraberinde birçok sorunu da beraberinde getiren önemli bir hastalıktır. Bu nedenle doktora müracaat edilmekte geç kalınmamalıdır.’’ Diyerek sözlerini sonlandırdı.

 


Yayın Tarihi: 14/08/2016