Davutoğlu Samsun’da


Davutoğlu Samsun’da

Türkiye Cumhuriyeti 26. Başbakanı ve Konya Milletvekili Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu, bir dizi ziyaret gerçekleştirmek ve programlara katılmak üzere Samsun’a geldi.

Davutoğlu, ziyaretler kapsamında Samsun Valiliğini ziyaret etti. Valilik binası önünde Vali Osman Kaymak, Vali Yardımcıları, İl Müdürleri ve Şube Müdürleri tarafından karşılanan Ahmet Davutoğlu, Valilik Şeref Defteri’ni imzaladıktan sonra valilik makamında Vali Kaymak’tan Samsun hakkında brifing aldı.

Brifingin ardından basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Türkiye Cumhuriyeti 26. Başbakanı ve Konya Milletvekili Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu,“İstiklalimizin sembol şehri Samsun'umuza gelmekten büyük bir mutluluk duyuyoruz. Misafirperverlikleri dolayısıyla Sayın Valimize, Büyükşehir Belediye Başkanımıza ve Samsunlu hemşehrilerimize çok teşekkür ediyorum. Samsun’a değişik vazifelerde birçok kez geldik. Başbakan olarak Samsun’a yaptığım ilk ziyaretimde Samsun'umuzu ‘Meşale Şehrimiz’ olarak nitelendirmiştim. Gerçekten Samsun milletimizin İstiklal meşalesini yaktığı şehirdir. Bağımsızlık idealinin merkez şehridir. 19 Mayıs 1919’da Mustafa Kemal’in Samsun’a gelmesiyle birlikte bir milletin ayağa kalktığı destanın şehridir. Samsun Türkiye’nin iç ekonomik işleyişi bakımından da, bölgesel etkisi bakımından da, stratejik etkisi bakımından da son derece önem verdiğimiz merkezi bir şehiridir. Samsun sadece Türkiye’nin değil bütün Karadeniz havzasının optimum merkezinde bulunan bir şehirdir.

Samsun bir şehirde olması gereken birçok vasıflara sahiptir. Büyümesi ve yükselen bir şehir haline gelmesi açısından da bu vasıfları değerlendirebilecek insan unsuruna da sahiptir. Özellikle Yeşilırmak ve Kızılırmak Havzaları ve onların oluşturduğu sahil ve çevresindeki büyük tarım imkanları zenginlik içerir. Ulaşım koridorları üzerinde olması sebebiyle Samsun'un gelişme kapasitesi çok yüksektir. Samsun Türkiye’nin önemli ve verimli tarım imkanlarına sahiptir. Samsun’u ulaşımda bir lojistik merkez olarak görüyoruz. Liman kapasitesi ile bütün Karadeniz’e hitap eden bir özelliği var. Bu yönleriyle Samsun’u önümüzdeki dönemde Türkiye’nin yükselen şehirleri arasında göreceğiz ”dedi.

Davutoğlu, Suriye’de devam eden operasyon ve düşürülen İsrail uçağı ile ilgili basın mensupları tarafından sorulan soruya yaptığı açıklamasında, “Maalesef Suriye birçok askeri operasyonun aynı anda yürüdüğü bir risk alanı haline dönüşmüş durumunda. Tabi bunda Suriye rejiminin, Suriye krizi çıktığı ilk andan itibaren kendi halkına karşı yürüttüğü ve kimyasal silah da dahil olmak üzere savaş sucunu işlediği dönemde en büyük etkisi var.  Daha sonra DEAŞ başta olmak üzere PYD, YPG gibi terör örgütlerinin de alana girmiş olmaları ve alanda hakimiyet mücadelesine girmiş olmaları Suriye’yi şu anda uluslararası alanların en önemli kriz ülkelerinden birisi haline getirdi. Türkiye en başından itibaren ilkeli ve açık bir politika takip etti. Sorunun barışçı yollarla çözülmesi adına yoğun bir politika yürüttü. Ancak bu olumlu mücadele ve barışçıl çabalar Suriye tarafından karşılık bulmadı. Suriye halkı kendi yönetimi tarafından büyük bir kıyıma tabi tutuldu. Milyonlarca Suriyeli evlerinden, yurtlarından edilerek ülkemize sığındılar. Türkiye büyük bir fedakârlıkla bunları ağırladı. Ancak son yıllarda sınırlarımızdaki güvenlik tehdidi dolayısıyla Türkiye sadece insani gerekçelerle bu mültecileri kabul etmekle yetinemezdi. Önce 2015 yılında teröre karşı verdiğimiz mücadele bağlamında Suriye’de DEAŞ’a karşı operasyonlar yapıldı. Daha sonra 2016 yılında Fırat Kalkanı Operasyonu ile Ceraplus bölgesinde önemli bir mücadele verildi.

Türkiye’nin sınır bölgelerinde DEAŞ tehdidi bertaraf edildi. Ancak bu gün ülkemiz için son 35-40 yıldır büyük bir tehdit unsuru olan PKK ve onun bağlantısı YPG terör örgütünün oluşturduğu tehdidi göz ardı edilemez. Bu konuda alanda ne olursa olsun, hangi ülke ne yaparsa yapsın bu gün olduğu gibi başka ülkeler arasında ne yaşanmış olursa olsun Türkiye’nin Afrin operasyonu da dahil olmak üzere sınır boyunda yaptığı operasyonun haklılığı tartışılamaz. Türk Silahlı Kuvvetleri sınırlarımızda her türlü terör örgütü ve onun uzantılarına karşı her türlü tedbiri alır ve almaktadır. Burada silahlı kuvvetlerimize destek olan Özgür Suriye Ordusu da Suriye halkının bir parçasıdır. Aralarında hiçbir yabancı unsur yoktur. Afrin operasyonunda Mehmetçikle omuz omuza verilen mücadelenin esası Suriye’deki terör örgütlerinin etkisinin kırılmasıdır. Türkiye’nin haklı mücadelesi bu gün başka bölgelerde yaşanan olaylar dolayısıyla kesinlikle etki altında kalmaz. Türkiye 911 km’lik sınır boyunda her türlü tedbiri alma hakkına sahiptir. Bu tartışma götürmez bir uluslararası haktır. Allah mehmetçiğimize, silahlı kuvvetlerimize ve güvenlik güçlerimize yardım eylesin.”dedi.

Daha sonra Vali Osman Kaymak, ziyaretin Ahmet Davutoğlu'na seramik el işlemeli cini bir tablo takdim etti.


Yayın Tarihi: 09/02/2018